Kocanızın başka bir kadınla ilişki – Bir kadının alabileceği en sarsıcı haberlerden biri; eşinin bir başkasıyla beraber olduğu için evliliği bitirmek istemesi haberidir.
Böylesi bir haberin tüylerinizi diken diken edeceğinden şüphem yok. Genel olarak yazılarımda hep söylemeye çalıştığım yegane şey şu; Eğer evliliğinizi önemsiyorsanız, şimdi, çok geç olmadan, birtakım temel kuralları gözden geçirmeniz gerekmekte!
Irmak, kocam az önce bana, benimle mutsuz olmaktan bıktığını, başka bir kadına aşık olduğunu, beni terk edeceğini ve birkaç gün içinde de boşanma evraklarını göndereceğini söyledi. O kadar şaşırdım ve şoka uğradım ki, ona hiçbir şey diyemedim. Hala, bütün bunların gerçekten olduğunu idrak edip sindirmeye çalışıyorum. Evli kaldığımız onca yıldan sonra ve çocuklarımıza rağmen bizi ve sahip olduğumuz ne varsa terk edeceğine inanasım gelmiyor. Evliliğimizin mükemmel, onun da benimle evli olmaktan mutlu olduğunu sanıyordum.
Bunu bana ve çocuklarıma neden yapıyor. Üstelik nasıl bir sürtük yuvamızı dağıtır ki? Nasıl bir kadının kocamı ve çocuklarımızın babasını bizden ayırmaya gönlü razı olabilir? Bir süper model olduğumu söyleyemem ama yine de çekici bir kadın olarak tanınıyorum. O diğer kadın benden daha mı güzel?
Vücudu benimkinden daha mı çekici? Çok mu parası var? Kocamı benden uzaklaştırıp ona iten şey nedir? Bunu anlamıyorum. Tüm yetişkin hayatımı… her şeyimi bu evliliğe adadım ben. Şimdi başıma gelen bu şey nedir?
Kalbi Kırık Bir Eş.
Kocanızın Başka bir Kadınla İlişki kurmasına 7 Neden
Bu durumdaki kadınlarla çok sık karşılaştıktan sonra, bir erkeğin karısına ve çocuklarına böyle bir şeyi neden yapabileceğine dair yedi genel sebep aktarabilirim sizlere. Bu sebepler dünyada da ülkemizde de en yaygın sebeplerdir. Yazalım ki; ilişkinizde bu sebeplerin olup olmadığını rahatlıkla değerlendirebilin. Böylece yumurta kapıya dayanmadan, yani boşanma raddesine gelmeden tedbirlerinizi alabilirsiniz.
1. Değersizlik Duygusu Vermek
Kadınların çoğu hayatındaki öncelikleri arasında kocalarını, farkında olmadan en sona bırakırlar. Çocuklar önem açısından daha ön sıraya koyulur. Annesi ve varsa kızkardeşleri ikinci sıradadır. Dostları ve iş arkadaşları ise üçüncü sırayı kapmışlardır ve bütün bunlardan sonra, zamanını, ilgisini ve enerjisini kocasına veremeyecek kadar yorgundur. Çoğu kadın bu durumu kabul etmez, belki siz de etmeyeceksiniz ama olabildiğince derin ve objektif olarak kendinizi gözden geçirin. Çünkü kocası tarafından bu suçlamada bulunulan kadınların çoğu bunu inkar eder ama durum gerçekten de budur. Kadın kişi farkında değildir.
2. Kıyaslama Döngüsüne Düşmek
Bazen kadının tavrı, babasının ya da başka bir erkeğin dünyanın en akıllı ve deneyimli olduğu yönündedir ve kocası da dünyanın en ahmak ve aptal adamıdır. Söylediği her şey aptalcadır. Babası ya da başka bir erkek aynı şeyi söylediğinde ise bu çok zekicedir. Bu kıyaslama döngüsüne düşen pek çok kadın vardır ve erkek kendini yine değersiz hisseder. Özgüveni bulacağı kadınlara doğru kaymaya başlar.
3. Çocuklar Üzerinde Ortak Paydada Buluşamamak
Çocuklar, sadece kadının önemli olduğunu düşündüğü tüm aktivitelere ve uğraşlara tabi tutulursa ya da ailenin tüm hayatı çocukların aktiviteleri etrafında dönmeye başlarsa… Üstüne üstlük, ola ki koca bu hengamede yoğunluktan şikayet ederse çoğu zaman bencil biri olmakla suçlanıverir. Çocukların kötü davranışlarına müdahale ettiğinde kadın araya girer ve onları terbiye sürecinde tek yetkili olarak kendini görebilir. İşte bu ve benzer küçük olaylar erkekleri yine dış dünyaya iter ve huzuru bulacağı kadına doğru hızlı adımlarla koşmaya başlar.
4. Cinsel Uyumsuzluk
En yaygın aldatma ve boşanma sebebidir. Çoğu erkek açıkça sebebin bu olduğunu söylemez ama cinselliği istediği gibi yaşayamadığını söylemek yerine ufak tefek mevzulardan kavga çıkararak ayrılma sebebi olarak geçimsizliği gösterir. Kadın tarafından cinsel isteğin, tutkunun azalması erkeği acımasızca aldatmaya iter. Gözünüzün yaşına bakmazlar. Çünkü bu raddeye gelene kadar kendileri de içlerine çok şey atmışlardır.
Cinsel olarak arzulanmadığını hisseden bir adam inanın içinde bir ton kalp kırgınlığı biriktirmiştir. Kendisi için süslenmeyen, baştan çıkarıcı davranışlara hiç önem vermeyen, onu heyecanlandırıp heyecanlandırmadığını önemsemeyen bir kadına artık acımak zorunda olmadıklarını düşünürler ve bir otel odasında 2 dakikada sizi gönül rahatlığıyla harcayabilirler. Yataktaki Kraliçe kitabının yazarı Sibel Savaş der ki;
Kadın, kendisi için cinselliğin artık bir önemi kalmadığına karar vermiş ve cinselliği hiçe saymış olabilir ama kocasından da kendisinin yaptığı gibi cinselliği hiçe saymasını beklemesi büyük hatadır. Aldatılmaya davet çıkarmaktır bu!
5. Kadının Maddiyata Yaklaşımı
Kadın, hissettiği her maddi ihtiyacın eksiksiz olarak karşılanmasını isterse ve diğer taraftan da kocasının beklentilerinin hiçbir önemi ya da gereği olmadığını düşünen haller sergilerse… Bir düşünün bakalım, sizin evde de en az para harcayan kişi kocanız mı?
Belki de; ilerisi için kenara para ayıramadığınızdan şikayet edip duruyorsunuzdur. Kenarda köşede hayat güvencesi olarak ayrılmış bir para olmadığı için kocasını beceriksizlikle itham eden kadınlar bazen sırf intikam olsun diye de aldatılabilirler.
6. İntikam Duygusuna Sebebiyet Vermek
Kadın olabildiğince hissettirmemeye çalışsa da, içten içe kocasına değer vermiyor, saygı duymuyor ya da takdir etmiyorsa bu düşüncelerini mutlaka ele verir. Siz belli etmediğinizi sansanız bile verdiğiniz açıklar mutlaka vardır. Bakışlarınızda, konuşmalarınızda, sosyal çevrenizle beraberken yaptıklarınızda… Bütün bunlar ve kadının ortaya koyduğu bir sürü benzer tavır ve davranışlar.
- Saygısızlık,
- Kendinden uzaklaştırma,
- Huysuzluk
gibi davranışlar birikerek kocanızın ruh halinde tıkanmış bir lavabo gideri etkisi yaratacak ve inanın o, eninde sonunda bütün bunlara artık katlanmaya değmediğine karar verecektir. Bu karar sonrasında güzelce boşanan çok az erkek olur. Çünkü intikam hırsıyla dolmuş bir erkeğe ilk etapta boşanmak yetmez. O herşeyden önce can acıtmak ister. Karsının canını acıtmanın en iyi yolu da; Onu aldatmaktır.
7. Aşırı Kıskançlık
Gereksiz kıskançlıklar yapan milyonlarca kadından biriyseniz, lütfen bir an evvel buna bir son verin. Kıskanç bir kadın, evlilik gibi uzun sürecek olan bir müessesede cidden en zor katlanılabilir kadın türüdür. Kıskançlık tıpkı bir zehir gibi ilişkinizin can damarlarına sızar ve ilişkinizi hızlıca hasta eder. Hastalığa yakalanıldıktan sonra ise aynı şeyler devam edecek olursa ilişkinizde ölüm kaçınılmazdır. Kıskançlık, tedavisi mümkün bir hastalıktır ama tedavi edilmezse ciddi tehlikeler oluşturur.
Eşinizi Diğer Kadından Ayırmak İçin Neler Yapabilirsiniz?
Kocanızın başka bir kadınla ilişki belki o raddeye gelindiğinde boşanmayı tercih edeceksiniz bilemiyoruz ama eğer ilişkisini kurtarmak isteyen kadınlardansanız öncelikle ‘Asla’ yapmamanız gerekenleri sıralayalım;
Şunları Asla Yapmayın
- Sinir krizleri, kıskançlık krizleri geçirir haller sergilemeyin. (Bu yazıyla karşılaşana kadar bunu zaten yaptım diyorsanız da dert etmeyin. Önünüzdeki maçları düşünün…)
- O kadın ya da kadınlar hakkında sorular sormayın. Sorarsanız, o kadını ilişkinizin öznesi yapmış olur ve kocanızın gözünde onun değerini arttırmış kendi değerinizi de düşürmüş olursunuz.
- Çevrenize bu konudan olabildiğince bahsetmeyin. Ne kadar çok kişi bilecek olursa kocanızla yeniden yakınlaşmanız her ikiniz için de o kadar zor olacaktır. Çünkü toplum bize gurur yapmayı öğretir. Gurur yapmanız gerektiği baskısında bulunurlar. Bu baskı hayatınızdayken bir arpa boyu yol kat edemezsiniz. Bu yüzden aldatma olayını çok az kişi ya da mümkünse hiç kimse bilmesin. Anlatmayın..!
- Evi terk etmeyin ya da onu kovmayın.
- Acele etmeyin. Herşeyi birkaç saat içerisinde konuşup, onu hırpalamak ve bu mevzuyu hemen konuşmak zorunda değilsiniz. Cool bir duruş sergileyin. Son derece soğukkanlı durmaya çalışın.
Yapılması Gerekenler
1.Adım
İlk adımda; içinizde hızla dönmeye başlamış olan hırs, kin, sinir çarkını bir an evvel yavaşlatmaya çalışın. Biliyoruz bu çok zor ama imkansız değil. Lütfen şunu bilin; bu ilk adımı geçemezseniz baş koyduğunuz bu yolda başarı elde edemezsiniz.
Soğukkanlı olmalısınız. Kazanan kadınlar, böylesi kriz anlarında sergiledikleri hallerle kocasını kendine hayran bırakabilmiş cool kadınlardır. Sinirlerinize hakim olmaya çalışıp, üzerine olgun ve anlayışlı haller de ekleyecek olursanız sonun hayranlığını kazanırsınız.
2.Adım
Aldatıldığınızı öğrenmiş olduğunuzdan haberi yoksa bunu bir süre daha ona çaktırmayın, bu döneme biz ‘Sessiz Dönem’ diyoruz.
Bildiğinizi biliyorsa da yukarda dediğimiz gibi; bu mevzuyu hemen konuşmak zorunda değilsiniz. Bu konu üzerine birşeyler düşüneceğinizi, düşünceleriniz netleştiğinde oturup sakince konuşabileceğinizi söyleyin. Sizin de gireceğiniz bu sessiz dönemde sonuna kadar cool bir duruş sergilemeye devam edin.
Bu haliniz onu şaşkına çevirecek ve inanılmaz bir merak uyandıracak. ‘Acaba şimdi ne düşünüyor?/ Bizi bitirecek mi acaba?/ Sakin atın tekmesi pek olur derler, Allahım beni nasıl şeyler bekliyor acaba?’ gibi adrenalini yükselten hislere kapılacak. O kadını düşünmeyi bırakıp her dakika sizi düşünmeye başlayacağına emin olabilirsiniz. Sessiz Dönem erkekler üzerinde çok etkili bir yöntemdir.
3. Adım
Bu Sessiz Dönemde ‘Ne halin varsa gör rezil herif’ tavrından, bakışlarından kaçının. Hafif mesafeli olun ama asla trip yapan halleriniz olmasın. Ses tonunuzdan vücut dilinize kadar herşeyiniz sakin ve son derece olgun olmalı. Ruhunuzdan ona yansıyan kin, nefret, intikam hisleri olursa onu yine o kadına itmiş olursunuz.
4.Adım
Değişime başlayın! Aldatıldığını biliyor olduğunu kocasına çaktırmayanlardansanız, herşey normal devam ediyor gibi yapacaktınız ve bu süreçte değişime başlamalısınız. Bu adamın sizi neden aldatıyor olduğuna dair aklınızda bazı fikirler olabilir. Şimdi o kusurlarınızı düzeltme zamanı. İnanın hepimiz değişebiliyoruz. 1-2 ay gibi kısa bir sürede siz de davranışlarınızı onun gözünde daha ideal bir seviyeye getirebilirsiniz.
Böylece sizdeki değişimi gören ve yeni halinizden memnun kalan kocanız siz hiç lafını etmeseniz bile bir süre sonra o kadını kendiliğinden bırakacaktır. Böylesi çok daha akıllıca değil mi? Belki de sizin bu değişiminiz sonrasında ‘Biliyor musun, böyle bir hata yaptım ben’ diyerek size itirafta bulunacak ve özür dileyecektir.
Sizin de o an ‘Evet, biliyordum. Dert etme, geride kaldı artık’ dediğinizde yaşayacağı şaşkınlığı ve hayranlığı hayal edebiliyor musunuz? İşte o an size eskisinden çok daha fazla aşk duyacağından emin olun.
Aldatıldığınızı bildiğinizden haberdarsa siz de bu değişim sürecini yaşamalısınız. Zaten aldatılma üzerine düşüneceğinizi ona söyleyip sessiz bir döneme girin demiştik. Bu sessizliği bozarak şimdi ona ‘Aldatma sebebi altında yatan şeyin ne olduğunu’ sorun. Alacağınız cevapların hiç birine sinirlenmeyin.
Olgunlukla dinleyin, lafını kesmeyin. Konuşmanızı güzelce bitirerek ‘Tamam, şimdi de bunları biraz düşüneceğim’ deyin. Ondan aldığınız ipuçlarıyla değişiminizi daha kolay ve hızlı yaratabilirsiniz. Bu değişim sonrasında ona ‘Düşündüklerim sonrasında bazı hatalar yapmış olduğumu fark ettim.
Çoğu konuda haklı olduğunun farkındayım şimdi. Fark etmekle kalmadım kendimde bazı değişimler de yapmaya çalıştım. Bir de bu şekilde denememizin hakkın olduğunu düşünüyorum’ deyin ve bundan sonra ki hayatınıza yeni bir kadın olarak devam edin.
Bu cidden mümkün mü?
Evet, mümkün. 4 adımdan oluşan bu yol haritası bilimsel olarak kanıtlanmış ve şu an dünya üzerindeki en etkili çözümdür. Kısa bir süre sonra göreceğiniz tek şey; Size aşkla bakan bir koca olacak.
Kocanızın başka bir kadınla ilişki Değişiminize Katkı Sağlayacak Kaynaklar Nelerdir?
Şu an ülkemizde evlilik ve kadın erkek ilişkilerine dair yazılmış en etkili 2 kaynak;
- Kocanın Kalbine Gir kitabı
- Yataktaki Kraliçe kitabı
Yukarıdaki adımlarda bahsettiğimiz değişim sürecinizde inanılmaz fayda sağlayacak kitaplardır bunlar. Know-How türü yani (Bil-Yap türü) kitaplar olduklarından basılı yayın değildirler. Bilgisayar ya da telefonunuzdan okuyabilirsiniz. Okuduğunuz şeyleri kimsenin elinizde görmeyecek olması büyük avantajdır.
Maksimum 2-3 gün gibi bir sürede okumayı bitirebileceğiniz çok akıcı kitaplardır. Hem gündelik yaşamda hem de cinsel yaşamda kocanız nazarında harika kadın olmanın metot ve tüyolarını öğretiyorlar. Sessiz Dönemde değişiminizi yaşarken size çok iyi yol arkadaşlığı yapacaklarından şüpheniz olmasın.
Kocanın Kalbine Gir kitabını okumak için buraya
Yataktaki Kraliçe kitabını okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
NOT: Kocanızın başka bir kadınla ilişki sürmeye başlamadan kocanın kalbine gir kitabı al oku. Kocanın kalbine gir kitabı indir ücretsiz diye aramayın. Duyduğumuz kadarıyla yazar tanıtım ve test amacıyla zamanında kitabı ücretsiz dağıtmış. Testler olumlu sonuçlanınca ücretsiz dağıtımı kaldırmış. Evliliğinizi kurtarmak istiyorsanız bu Kocanın Kalbine Gir kitabı mutlaka almalısınız.
***
Kocanızın başka bir kadınla ilişki Benzer Konular :
- Evlilik Terapisti
- Kocam Beni Aldatıyor Mu? Testi
- Erkekleri İlişkiden Soğutan Sebepler
- Erkekler Neden Aldatır
- Kocamı Kendime Nasıl Bağlarım
Kocanızın başka bir kadınla ilişki.
Yorumlar
Irmak Hanım,
Tespitleriniz çok yerinde.
Kıymetli Hanımlar! Lütfen, kocalarınızı kendinize düşman olarak görmeyin. Çocuklarınızı babalarına, babaannelerine ve dedelerine düşman etmeye çalışmayın. Kocanızı kendi doğurduğunuz çocuk sanmayın. Yalan oyun entrika ve göşterişi bırakın. Ve son olarak kendi annenize, teyzenize(özellikle hala yazmadım) ve kardeşinize verdiğiniz değeri Kocanızın akrabalarınada verin. Onlar size o değeri vermese de!
Siz bir adım giderseniz kocanıza, o size on adım gelir.
DÜNYADA VE AHİRETTE MUTLU BERABERLİKLERİNİZ OLMASI DİLEKLERİMLE
Irmak hanım merhaba.yazınızı okudum ve yasadıklarıma cok benziyor.ben gokhan 30 yasında 5 yıllık evliyim.severek evlendik ilk 6 ay inanılmaz guzeldi hersey esimin hamile kalmasıyla çöküntüye ugradı sakın yanlıs anlamayın ikimizde cocuk istiy öp rdu faka hamile kaldıgını öğrenen esimde inanılmaz bir değişim oldu sanki evlendim hamilede ksldım görevimi tamam iki adım der gibi bir vücut dili vardı. 9 ay hamileligi süresi boyınca 7 defa cinsellik yasadık.dogum oiduktan sonrada en az 30 yada 40 günde bir.ben 8 yıl mankenlik ve fotomodellik yapmış bir erkegim fizigim cok iyi temizligim Mükemmel etrafımda benimle 5 daki a gecirmek isin omrunden 5 yıl verecek cok cekici bayanlar var hatta tacize bile ugruyorum. Hayatıma onları sokmak istemiyorum herseyi esimle yasamak istiyorum ama o inanılmaz isteksiz.defalarca konusmaya calıstım ama tatmin edici bir cevap alamadım.zaten 40 gunde bir yaptıgımız cinsellikten 2 kez hamile kaldı yani hayatım zindana döndü o dogumda gerceklesti.simdi 4.5 ve 2.5 yaslarında iki cocugumuz var gorenler mutlular demekli 2 cocuk yaptılar 5 yılda diye konusuyor olabilir ama ben cok mutsuzum.hatta esimin beni aldattığını bile düşünür oldum. Dun aksam konuşmayı denedim yatakta ben konuşurken uyuya kalmış soyleyin bu nasıl bir iştir.Ben 30 yadındayım genclik gidiyor .bir bayan hayatıma girer ve bu duyulursa bütün suclu bianda ben olurum diyede korkuyorum.ama bu gidisle oda olacak bana yardım edin.saygılarımla
Merhaba
Valla size ben kocanın kalbine gir ve yataktaki kraliçe kitabını tavsiye edeceğim. ancak bunu eşinize okutmanız gerekecek. Onu da isterseniz habersiz olarak bir şekilde ulaştırın.
Bu sayfada ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. https://kocaninkalbinegir.com/KKG
Sevgilerimle
Başyapıt gerçekten, özellikle kendilerini vazgeçilmez gören güzide türk kızlarımız / kadınlarımız için ayıltıcı niteliği olacağını düşünüyorum. Yanlız bu tür yazıları da biz erkekler daha çok tüketiyoruz zannımca, okuyun okutturun diyorum. Başarılar.
:) Yorumunuz için çok teşekkürler
Evet Irmak hanım, bu anlattıklarınıza aynen ben de katılıyorum. Bu durumun benzerini ben 5 yıldır çekiyorum. Eşimi seviyorum, ama ayda sadece 1 veya 2 defa cinsel ilişkiye giriyoruz. Eşim 4 yıldır çalışıyor. Çoğu zaman yorgun olduğunu, canının istemediğini söyleyip beni reddediyor. Ben üstelediğim zaman da beni sapıklıkla itham ediyor. Bu kez kendi içimde kendimi suçluyorum. Mutsuzluğum iyice artıyor. Bu arada 1 kız 1 oğlumuz var. Kızımız henüz 6 oğlumuz 12 yaşında. Dinen haram yola başvurmak istemiyorum. Fakat böyle de olmuyor.. Evimiz, arabamız, eşyalarımız var. Fakat hayatta hiç birşeyden artık zevk almıyorum. Eşim ayda 1 benimle ilişkiye girerse ya kendi istediği için giriyor, veya ben zorlarsam… Benim için ne süslenir, ne güzel giyinir, ne de kadınsı bir cilve yapar? Adeta beni beğenmiyormuşcasına ilgisiz. Be kadın beni beğenmiyorsan, bu işkenceyi neden bana yapıyorsun. demekten kendimi alamıyorum. İstemiyorsan ayrılalım diyorum, ona da yanaşmıyor. Ben hergün ilişki olsun da demiyorum. Çoğu zaman karımla benim yıldızım uyuşmuyor. onun canı istediğinde bazen benim canım istemiyor. Ama ben sırf o mutlu olsun diye kendimi zorlayıp ilişkiye giriyorum. Bunu tabii ki bilmiyor. O bir de şunu diyor: “kadınların canı her zaman istemez, ama erkekler hep ister.” Ona göre erkekler hep hazır kıt-a durumunda beklermiş. Biz robot muyuz acaba?Benim karım ne yazık ki güzel çamaşır giymeyi, etek giymeyi, külotluçorap giymeyi kendisine zulüm görüyor. Kocasına süslenmeyi, güzel kokular sıkınmayı, cilve yapıp gönül almayı saçma buluyor. Bir ilişki asla tek taraflı yürümez. Sevgili evli kadınlar kocalarınızın kıymetini bilin ve ona göre davranın. Ben eşime gereken ilgiyi gösteriyorum. Ama bu da bir yere kadar. Haydi sağlıcakla kalın…
Emir Bey merhaba, konumuzu bir hayli zenginleştiren yorumunuz için çok teşekkürler. Kadın okuyucularımıza çok katkısı olacaktır. Bazı cümleleriniz ülkemizdeki cinsellik sorunlarıyla ilgili, çok vahim noktalara öyle güzel değiniyor ki ileride yazacağım bir hatta birkaç makalede müsade ederseniz kullanacağım.
‘Dinen haram yola başvurmak istemiyorum. Fakat böyle de olmuyor’ sözünüz çok sayıda erkeğin yaşadığı, çok ama çok ciddi bir sorun.
‘Evimiz, arabamız, eşyalarımız var. Fakat hayatta hiç birşeyden artık zevk almıyorum.’ sözünüz… Eksik bir cinsel yaşamın doğurduğu yaşam kalitesi düşüşü ve psikolojiye etkisi konusunda sayfalarca yazı yazılabilir.
‘İstemiyorsan ayrılalım diyorum, ona da yanaşmıyor.’ Kadın kişinin ayrılmayı istememesi+ilişkiyi daha sağlıklı hale getirmeye yönelik çaba da sarf etmemesi paradoksu…Gibi bir çok cümleniz çok önemli anlamlar barındırıyor.
Kadınlarımızın cinsellik konusunda göz ardı ettikleri pek çok şey var maalesef ama bir diğer taraftan da toplumumuzda küçük yaşlarından beri kadına yüklenen çok ağır yükler var. Namus, ayıp, günah..vs gibi siz erkeklerin de bildiği pek çok engelle, kadınlar zaten 20’li yaşlarına gelene kadar cinsellikten, kadın olmaktan soğutulmuş oluyorlar. Evlendikten sonra da kocamdır, helalimdir diyerek kaba tabiriyle ‘kabak çiçeği’ gibi açılamıyorlar. Elbette ki zihinlerde cinselliğe dair yeni olumlu kodlamaları yaparak bu sorunlar zamanla aşılabilir. Yetişkin bir kadın buna çaba göstermelidir. Hem kendisi hem de yetiştireceği kız çocuğunun ileride kendi evliliğinde eşiyle sağlıklı bir cinsel yaşam sürebilmesi için bu gelişimleri sağlaması gerekiyor. Yorumunuz için tekrar teşekkürler, Sevgiyle…
Merhaba Irmak Hanim,
Yazınıza katılmakla beraber bazı duygu ve çevresel gözlemlerimi de burada paylaşmak istedim.
Erkekler tamamen haklıdır diyemeyiz ancak, bazı seyler var ki onları da bence konuşmak lazım.
Bana gore kadınlar su noktalarda büyük hatalar yapıyorlar:
1- Kadın kocasına karsı onu terbiye etmek için ya çocuklarını, ya malını yada en kötüsü kadınlığını kullanıyor
2-Kadınlar evde ev isi veya çocuklar derken otoriteyi ellerine aldıklarını zannedip erkeği ezmeğe çalışıyorlar. Böylece aslında erkeğin gözünde dişiliklerini kaybediyorlar. Hic bir erkek evde erkeksi kadın istemez. Zaten erkek buna müsaade ederse kendi basta aldatılır.
3-Mutlaka pozitif ayrımcılık olmalı ama bu medeni kanun değişmesi ile kadınların erkeğin elde etmiş olduğu mala ortak olması bir anda kadınları anlamsız, aptalca cesaretle boşanmaya doğru koşturmaya başladı.
4-Kadının annesinin veya nenesinin yasamıs olduğu kötü koca tecrübesi maalesef kadınları da kocalarına karsı önyargılı yaklasmalarına sebep olmaktadır.
5-Kadın evlendikten sonra “biz” kavramı üzerinde duracağına daha cok “ben” kavramı üzerinde durmaktadır. Empati kuramayan kadın ben merkezci hareket edip kocasını itmeye veya kocasının kendisini aldatmasına zemin hazırlamaktadır.
6-Kadın çocukların doğal sahibi olarak kendini görür ama işin aslı öyle değildir. Erkek kadını toprak,kendini tohum olarak görür. ve çocuk erkeğin soyismini taşımaktadır. 9 ay tasıma ile anne olunsa idi fillerin etrafı yavru dolu olurdu.
7-Kadın maalesef genellikle kocasını küçük görmeyi bir kenara bırakın çevresine karsı da eleştirmektedir. Özellikle anne ve kızkardeslerine kocalarını çekiştiren kadınlar toplumumuzda fazladır.
8-Ev işi yapabiliyor olmaları kadınlar için bir koz gibi değerlendirilmektedir. Halbuki eskiye gore gelişen teknoloji ile paralel olarak kadın daha az iş yapmakta çocuklarına ve esine daha fazla zaman ayıracak duruma gelmiştir.
9-Erkegin sosyal statüsünün değişmesine kadın ayak uyduracağı yerde onu frenlemeye calısmakta hatta bu basarısını sahiplenmektedir. Maalesef kadınlarımız kocalarının ya arkasında ya önünde durmaktadır. Halbuki yanlarında durmaları gerekir.
10- Akıllı kadın dişiliğini her zaman muhafaza eden, erkek islerine karışmayan ve daima kocasından fikir alarak onu aslında yücelten ve aynı zamanda kontrol edebilendir.
11-Kadınların unuttuğu bir sey de sudur. aldatma olaylarından dikkat edilirse eşlerden biri bedel öderken eşini aldattığı kadın asla bedel ödemez. Hukuken de böyledir zira kanun bile kısaca “erkeğine sahip olsaydın” der.
12- Kadınların anatomiden biraz anlamaları gerekir. Cinsellik kadının istemesi ile değil erkeğin talebi ile baslar. Dolayısı ile cinsel hayata yön veren erkektir kadın değil.Bunu kontrol etmeye calısan kadın aslında kontrolü kaybetmektedir.
Merhaba T.G.
Tespitleriniz harika… Özellikle 10. Maddede belirttiğiniz kadın özellikleri birçok makalemizde ‘ideal kadın tavrı’ olarak vurgulamaya çalıştığımız özelliklerdir. Faydalı yorumunuz bizi çok mutlu etti. Duygu ve çevresel gözlemlerinizi paylaşmaya devam etmek isterseniz yazılarınızı sayfamızda yorum olarak değil size ait makaleler olarak yayınlamaktan zevk duyacağımızı bildirmek isteriz. Sevgi ve saygılarımızla,
esime kizdigim bir an oldu ve sizin yaziniza dek geldim.. yarisina varmadan nekadarda hataliyim belki dogrusunu yaptigimi saniyordum kendimce ama aslinda nekadar cok ihmal etmisim esimi dedim kendime gelmemi sagladinih Allah razi olsun bizi aydinlattiginiz icin
Rica ederiz, fayda sağlayabiliyorsanız ne mutlu bize… Ve sizin vasıtanızla tüm hanımlara demiş olalım ki; kişi kendinde ‘kendisi ve eşi için’ gerekli güncellemeleri yapabilirse geçmişte yapılan bir çok ihmalin yarattığı ilişki bozukluklarını kısa sürede düzeltip, tamir edebilir. Yorumunuz için çok teşekkürler :)
Butun tespitleriniz dogru–lakin bu kadini bu hale sokan kim? Eger erkek, gecimsizliginden dolayi kendinden tiksindirmisse, kadinin tepkisi yanlista olsa, kendince dogrudur.
Peki diyelim, erkek karakterini duzeltmisse, bu kadin halen uyumsuzluguna devam ederse,,,ne yapmali?
hele ikiside inanclarini en duzey bir sekilde uyguluyorlarsa….?
O zaman o kadinin yaptiklarini bagislayip, omrunu takdiri Ilahiye birakip, uzmemek lazim…Zorla guzellik olmaz…
Birakalim hesap gunune,,,makami Ilahiyede bile affetmek lazim,,,,varsin girsin Cennetine,,,varsin gitsin sevdigine. :)
Hemen her gece canim istiyor, ama karim istemiyor, bende zorlamiyorum..ama yeterse yeter, bende insanim , erkek olarak ihtiyacim var, en azindan haftada 1 kez cinsellik olmali!! He nemi yapcam ? Gidip baska biriyle beraber olcam..esim beni buna zorladi , benim gunahim yok..normal bir ev erkegini isde boyle zinaya tesvik ederler..
Mehmet Bey merhaba, çok haklısınız ancak sizin vasıtanızla diğer beylere ve hanımlara da birşeyler anlatmaya çalışalım. Bu sorunu sizin gibi pek çok erkek var yaşayan. Her iki taraf için de çok önemli bir ilişki sorunu bu. Eş olan kadının isteksizliği kocasından ya da herhangi bir sağlık probleminden kaynaklanmıyor ise bilinmesi gerekir ki buna yani cinsel isteksizliğe sebep olan şey; 1. sırada toplum ve kültür yapısı. Kadın kısmının küçük yaşlarından beri “namusu korunması gereken bir varlık” olarak görülmesi, kendisini koruması gerektiğinin abartılarak dayatılması, ayıp günah gibi kavramlarla kadın kişi daha çok küçük yaşlardayken kadınlığından ve cinselliğinden uzaklaştırılıp soğutuluyor. Daha evlilik çağına gelmeden cinselliği kötü ve zararlı bir şeymiş gibi algılayan birçok kadının derinlerdeki bu inancı değiştirebilmesi inanın hiç kolay değil. Artık evlenmiş olduğu, halk tabiriyle helali olduğu erkekle sevişirken bile suçluluk hisseden milyonlarca kadın var. Kocalarına çaktırmamaya çalışan ama ne yaparsa yapsın bu olumsuz inançtan kurtulamayan kadın için inanın bu durum çok zor. Bizlerin, böyle bir saçmalık için yaşam kalitemizi düşürmememiz, evliliğimizi ilişkilerimizi refah seviyesi yüksek şekilde yaşayabilmemiz için kültürün dayattığı bu “Ayıp-günah / Cinsellik tu kaka” kafasından acilen sıyrılmamız gerekiyor. Hem erkek hem de kız çocuklarımızın gelecekteki mutlulukları belli bir oranda buna bağlı. Bizler tam olarak göremedik, umut ederiz ki bizden sonraki nesiller kendi cinsel yaşamlarını ve aşk hayatlarını huzurla yaşayabilecekleri imkanı bulabilirler. Bu yüzden yarının ana babası olacak bizler çocuklarımıza bu olumsuz inançları yüklememeliyiz.